Tarih dolu, doğal bir ambiyansa sahip olan Gümüşhane’de doğanın ve tarihin gölgesinde bir yolculuğa çıkmadan önce Gümüşhane seyahatinde sana yardımcı olacak bir kaç soruyu yanıtlayalım.
Gümüşhane’de ne yenir?
Gümüşhane seyahatin sırasında gendime pilavı, pancar kavurması, siron, fırın erişte, fasulye bulgurlusu, evelik dolması, fıtfıt, kartol yahnisi, asude kuymağı, erişte ve muska tatlısı gibi lezzetlerin tadına bakmanı öneriyoruz.
Gümüşhane’den ne alınır?
Gümüşhane seyahatin sırasında sevdiklerin ve kendin için Gümüşhane’ye özgü olan pestil ve kömeyi mutlaka almanı öneriyoruz. Bunun yanı sıra ahşap sanat ürünleri, el yapımı güveç ve halılara da bakmanı öneriyoruz.
Gümüşhane’e nasıl bir şehir?
Gümüşhane sakin ve küçük bir şehir. Gümüşhane Üniversitesi ile de öğrenciler kente hareket katıyor. Doğa manzaralı restoranlar, aile çay bahçeleri ve mesire alanları da kentte çok seviliyor.
1. Karaca Mağarası
Gümüşhane’de gezilecek yerler denildiği zaman akla gelen ilk yerlerden biri olan Karaca Mağarası, yerli ve yabancı ziyaretçiler tarafından sene boyunca ilgi görmeyi başarıyor. Torul ilçesinde konumlanan Karaca Mağarası, aynı zamanda şehrin turizminde çok kilit bir rol oynuyor. Giriş bölümünde sadece bir kişinin girebileceği bir alan ziyaretçileri karşılıyor. Fakat mağara içerisinde ilerlemeye başladıkça alanın genişlediğini görebilirsin.
Turizme 1996 senesinde kazandırılan bu önemli mağara, toplamda 256 metrelik uzunluğuyla dikkat çekiyor. Karaca Mağarasının yerden yüksekliği ise yaklaşık 18 metre civarında. Mağara, kendi içinde 5 bağımsız bölümden oluşuyor. Karstik oluşumuyla dikkat çeken Karaca Mağarası, hediyelik eşya dükkânları ve dinlenme bölümleri mevcut. Buranın astım hastası olan kişilere iyi geldiğine inanılıyor.
Giriş ücreti
- Kişi başı 20 TL
Açık olduğu saatler
- Her gün 08.30 ile 17.30 saatleri arasında ziyaret edilebilir.
Yazar Notu: Mağaraya ulaşmak adına Trabzon-Gümüşhane Yolu’nun 10. kilometresinden kuzeye doğru ilerlemelisin.
2. Tomara Şelalesi Tabiat Parkı
Şehir merkezine epey uzak olmasına rağmen görmeye değer bir güzellik olan Tomara Şelalesi Tabiat Parkı, tam olarak Seydibaba Köyü içerisinde konumlanıyor. Şelale, buradaki halk tarafından “Kırk Gözeler” ismiyle de biliniyor. Buradaki su 25 metrelik yükseklikten akıyor.
40’a yakın su kaynağından beslenen şelale, çevresinde çok sayıda yürüyüş parkuru barındırıyor. Hem bu yürüme rotalarını hem de bölgedeki yoğun florayı keşfetmek adına buraya gelebilirsin. Şelalenin etrafında alabalık yiyebileceğin çok sayıda restoran bulunuyor. Şiran ilçesine bağlı olan Tomara Şelalesi, 2011 yılından bu yana tabiat parkına dönüştürülmüş durumda. Şelaleye temmuz ayında gelirsen Tomara Şelalesi Kültür Festivali’ne katılabilirsin.
3. Limni Gölü Tabiat Parkı
Torul ilçe sınırlarında yer alan Limni Gölü Tabiat Parkı, başarılı peyzaj çalışmaları sayesinde son yıllarda ciddi bir ilgi görüyor. Zigana Köyünde yer alan bu keyifli destinasyon, etkileyici bir manzara vadediyor.
Saranoy Yaylası ile iç içe olan Limni Gölü Tabiat Parkı’nın 1720 rakıma sahip olduğunu belirtelim. Uzun yıllar piknik alanı olarak kullanılsa da son dönemde burası tabiat parkı olarak hizmet görüyor. Buranın farklı noktalarında çardak, dinlenme alanı, çocuk oyun bölgesi ya da bungalov evleri ile karşılaşabilirsin. Şehir merkezine yaklaşık 60 km sürüş mesafesi bulunan Limni Gölü Tabiat Parkı, ceylandan karacaya çok sayıda hayvana ev sahipliği yapıyor.
4. İkizevler Kent Müzesi
Hasanbey bölgesinde yer alan İkizevler Kent Müzesi, toplamda 3 ayrı kattan meydana geliyor. Son derece büyük bir alana kurulan müzeye, iki konak ev sahipliği yapıyor. Bu konaklar, geleneksel Gümüşhane konaklarına örnek olarak gösteriliyor.
2006 senesinde resmi olarak açılışı yapılan İkizevler Kent Müzesi, 10 ayrı etnografik vitrinden meydana geliyor. Yakın zaman önce kapsamlı bir restorasyon sürecinden geçen müze, ahşap bir yapıya sahip. İkizevler Kent Müzesi’nde genel olarak eski paralar, silahlar, bölgesel kıyafetler sergileniyor.
Giriş ücreti
- Ücretsiz
Açık olduğu saatler
- Her gün 08.00 ile 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.
5. Artabel Gölleri
Torul ilçesinde bulunan Artabel Gölleri Tabiat Parkı, bölge halkı kadar turistlerin de uğrak yerlerinden biri durumunda. Gölün 6 bin hektara yakın bölümü 1998 senesinde tabiat parkı olarak tescil edilmiş. Burası aynı zamanda şehrin en yüksek tepesi olarak öne çıkan Abdal Musa Tepesinin yamaçlarında konumlanıyor.
Buzul gölleri ve krater gölleri dışında çok sayıda yabani hayvan ve bitki türlerine ev sahipliği yapan Artabel Gölleri Tabiat Parkı, 3305 metrelik yükseklikte yer alıyor. Fauna ve flora bakımından bir hayli zengin olan bölgede altın çiçeği, kaplan otu, bodur mazı ve peygamber çiçeği gibi nadir görülen bitki türleri söz konusu. Toplamda 5 ayrı gölden meydana gelen bu devasa bölge için tüm gününü ayırmanı tavsiye ediyoruz.
Yazar Notu: Eğer tabiat parkında uzun bir yürüyüş yapmayı planlıyorsan rotayı Gülaçar Köyü üzerinden başlatabilirsin.
6. Sarıçiçek Köy Odaları
Gümüşhane şehir merkezine yaklaşık olarak 40 km uzaklıkta olan Sarıçiçek Köy Odaları, en az adı kadar ilgi çekici bir destinasyon. 1870’li senelerde Hacı Ömer Ağa’nın girişimleri ile ortaya çıkarılan Sarıçiçek Köy Odaları, özellikle ahşap işlemeleriyle ilgili dönemin mimarisini temsil ediyor.
Sarıçiçek Köyü merkezinde yer alan bu mekânlar, birbirine yaklaşık 50’ler metrelik uzaklıklara sahip. Dikdörtgen formundaki odalar temel olarak Çırak Odası ve Usta Odası olmak üzere iki ayrı bölüme sahip. Özellikle de Usta Odası içerisinde yer alan kahve köşkleri ve özel oturma alanlarını değerlendirebilirsin. Bu arada Hacı Ömer Ağa’nın zamanında burayı özel misafirlerini ağırlamak adına inşa ettiği biliniyor.
Yazar Notu: Gümüşhane-Bayburt Yolunun 12. kilometresinden sol tarafa ayrılan Arzular Beldesi istikametinde devam etmelisin.
7. Kazıkbeli Yaylası
Şehrin görece az bilinen destinasyonlarından biri olan Kazıkbeli Yaylası, Kürtün ilçesinde yer alıyor. Tam olarak Söğütlü Köyünde konumlanan yayla, merkeze yaklaşık 35 km uzaklıkta. Köyün ise 6 km uzağında bulunan Kazıkbeli Yaylasında çok sayıda konaklama seçeneği de mevcut. Ayrıca bahar ve yazlarında yayla içinde çadır kampı yapanların sayısı da azımsanmayacak düzeyde.
Dağcılık ve kamp sporları haricinde çim ve kar kayağı etkinlikleri için de tercih edilen Kazıkbeli Yaylasında düzenli olarak pazar kuruluyor. Temmuz ayının ortasında yaylada geleneksel olarak şenlikler düzenleniyor.
8. Kov Kalesi
Şehrin simgelerinden biri olan Kov Kalesi, Ortaçağ’dan günümüze miras kalmış yerlerden biri. Kov Kalesi aynı zamanda Esenyurt Kalesi olarak da biliniyor. Esenyurt Köyü içerisinde bulunan kalenin yapımında 3.Aleksios imzası bulunuyor.
1361 senesinde inşa edilen Kov Kalesi, günümüzde önemli arkeoloji sit alanının bir parçası. 2008 senesinde Kov Kalesi ile alakalı geniş bir restorasyon çalışması gerçekleştirildi. İhtişamlı kaleye çıkmak seni biraz yorabilir ancak karşına çıkacak manzarayı gördüğünde, tüm yorgunluğu unutacaksın!
Yazar Notu: Kov Kalesine gitmek adına Erzincan Yolu üstündeki Pirahmet Köyünü 7 km daha geçmelisin.
9. Krom Vadisi
Merkezin yaklaşık 35 km kuzey ucunda konumlanan Krom Vadisi, yakın zaman önce “Arkeolojik Sit Alanı” olarak tescillendi. Tam olarak Yağlıdere Köyü içerisinde bulunan vadi, tarih boyunca farklı kültürlere ev sahipliği yapmış. Bu sayede hala günümüze ulaşan şapeller ve kiliseler mevcut.
Maden açısından son derece zengin bir bölge olan Krom Vadisi’nde bugün 15 kilise ve şapel haricinde 1 adet de kemer köprü mevcut. Rumların kullandığı pek çok taş ev, günümüze kadar sorunsuz şekilde ulaşabilmiş. Tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan vadi, yaz aylarında bölge halkı tarafından sıklıkla tercih ediliyor.
10. Santa Harabeleri
Dumalı Köyü içerisinde bulunan Santa Harabeleri, Yanbolu Deresinin doğmuş olduğu alana komşu. 1600’lü yıllarda, harabelere ev sahipliği yapan bu alanda Rumların yoğun şekilde yaşadığı biliniyor. Bugün resmi olarak Arkeolojik Sit Alanı olarak tescillenen bölgede 300’den fazla yapıdan söz etmek mümkün.
Santa Harabeleri’nin konumlandığı alanda daha önce madencilik faaliyetleri yapılıyormuş. Aynı zamanda bölge halkı için gümüşçülük ya da demircilik de ciddi bir geçim kaynağı olarak kabul ediliyormuş. Gümüş madenlerinin yoğunluğundan dolayı Rum halkının buraya yerleştiği düşünülüyor.
11. Zigana Turizm Merkezi
Kış turizminin en popüler noktalarından biri olan Zigana Turizm Merkezi, şehir merkezine yaklaşık olarak 40 km uzaklıkta. Bölge resmi olarak Gümüşhane sınırları içerisinde yer almasına rağmen Trabzon’a da oldukça yakın. Bakımlı yolu nedeniyle ulaşımı oldukça kolay olan Zigana Turizm Merkezi’nde kar kalınlığı ortalama 100-150 cm aralığında.
Yabancı ziyaretçilerin de yoğun ilgi gösterdiği Zigana Turizm Merkezi, toplamda 661 metrelik bir uzunluğa sahip. Tesisin toplam kapasitesi ise 845 kişi olarak açıklanıyor. Zigana Turizm Merkezi’nde toplamda 2 ayrı pist söz konusu. Bu pistlerin genişliği 100 metre ve 200 metre şeklinde. Limni Gölü’ne 9 km uzaklıkta olan tesis, Doğu Karadeniz’in ilk ve tek kayak merkezi durumunda.
12. Olucak Manastırı
Şehir merkezine 37 km uzaklıktaki Olucak Köyü’nde konumlanan Olucak Manastırı, aynı zamanda İmera Manastırı adıyla da biliniyor. Gümüşhane’nin en eski kalıntılarından biri olan Olucak Manastırının orijinal yazıtı bugüne ulaşmış durumda.
Bu yazıtta yer alan bilgilere göre manastır, 1350 senesinde inşa edilmiş. Köyün tepe noktasında konumlanan Olucak Manastırı, Gotik bir mimari tarza sahip. Tarihi mekan günümüzde 2. Derece Arkeolojik Sit Alanı kapsamında değerlendiriliyor. Bu arada 2019 senesinde pek çok kurumun girişimi ile burası ciddi bir restorasyon sürecinden geçirildi.